Belediye Başkanı Alper Taban, AK Parti İlçe Başkanı Mustafa Ersan, bazı belediye meclis üyeleri, seçim çalışmaları kapsamında Kurtuluşspor camiasını ziyaret etti.
YENİ SİSTEME DOĞRU
Ziyarette açıklamalarda bulunan Başkan Taban, şu ifadeleri kullandı: 'Bu ülkede 16 yılda yapılanları görmeyen insan yoktur diye düşünüyorum. Tabi bunları hatırlatmak bazen doğru ve güzel oluyor. Geçmişi belirli bir yaş grubu hakikaten bilmiyor. Bu noktada hatırlatmalar yapmak gerekiyor. Bu seçimin farklılıkları var. Bu seçimde tekli bir yönetim sistemine gidiyoruz. Cumhurbaşkanlığı sistemi dediğimiz sistemde bir tane baş olacak. Bir tane lider olacak.ç Bununla alakalı da Başbakanın artık sistemin içinde yer almadığı, Cumhurbaşkanının kabinesini oluşturduğu bir sisteme doğru gidiyoruz. Bu ülkede en son 15 Temmuz Darbe Girişimi yaşadık. Yani yaşanabileceklerin belki de en kötüsünü yaşadık. Koalisyonlar yaşadık. Bunların bir daha yaşanmaması adına hareket kabiliyeti yüksek, hızlı be isabetli kararlar verebilen etkin bir yönetim sistemine doğru geçmek üzere yoldayız. Burada şunu unutmamak lazım, aslında biz 16 Nisan Referandumunda belirli bir noktaya geldik. Milletimizin desteği ile geldik'
NEDEN İLK 10 EKONOMİNİN ARASINDA OLMAYALIM
'Koalisyonları ortadan kaldırıyoruz ki, bana göre bunlar bu memleketin prangalarıydı. Geçmişte 15 ay içerisinde hangi istikrarı elde edebilirsiniz. 5 yıllığına göreve geliyorsunuz, 15 ay sonra görevden iniyorsunuz. Kaldı ki AK Parti hükümeti ile beraber bu tezi doğrulayacak adımlar atıldı. Her dönem AK Parti kendi başına geldi ve 16 yılda bunlar yapıldı. Ben şu matematiği hep kendimce yaptım; 1923'ten bugüne bunun 15-16 yılında AK Parti var. Onu çıkarınca kaldı 80 yıl. 80 Yılda şu kalkınma hamlelerinin tamamı yaşasaydık, fena mı olurdu... Yani ben geçmişte hiçbir şey yapılmadı demiyorum. Ülkesini seven, bu vatanın evladı olan bir kardeşiniz olarak söylüyorum. Benim ülkem kalkınsın istiyorum. Biz neden ilk 10 ekonominin arasında değiliz mesela. Niye ilk 5'te değiliz...'
ERMENİSTAN'DA BİLE SANTRAL VAR
'Bir nükleer santral yapalım dedik, kıyamet koptu. Fransa'da 59 tane var. Yapma kardeşim diyorlar. Yapanlar yapmış biz neden yapmayalım. Dibimizdeki Ermenistan'da bile var. Kalkınan bir Türkiye var, daha isabetli kararlar almak için mücadele eden bir Türkiye var. Ancak bu Türkiye artık birilerinin pastasına giriyor. Birilerinin ihracatına giriyor. Dolayısıyla bu birilerini rahatsız ediyor'
TİKA'DAN RAHATSIZ OLANLAR VAR
'TİKA diye bir kuruluşumuz var. TİKA özellikle İslam Coğrafyası'na gidiyor. Geçmişte benim izlerim var diyerek, eserlerin hepsini toparlıyor. Sonrasında birileri bundan dolayı rahatsızlık duyuyor. Çünkü oradaki insanların gözünü açmaya çalışıyoruz. Sana yardım yapmaktan ziyade, sen bunu nasıl üretebilirsin, sen kendi başına nasıl kalkınabilirsin noktasında oradaki insanları uyandırmaya çalışıyoruz. Dış güçler böyledir. Seni öldürmüyor yaşatıyor ama bağımlı yaşatıyor. Bu kadar basit. Biz de diyoruz ki, TİKA marifeti ile ayağa kaldıralım, oradaki insanların ekonomisini canlandıralım. Bu insanlar Müslüman. Her neredelerse biz elimizi uzatalım. Şunu da zaten unutmamak gerekir; Türkiye'ye İslam'ın son kalesi olarak bakılıyor. Bunu hamasi duygularla söylemiyorum'
SİZLERDEND ESTEK BEKLİYORUZ
'Sizlerden destek bekliyoruz. Pek çok neden var size sayabileceğimiz. Bakın koalisyon yok. A veya B partisi olacak. Artık millet kimi isterse o olacak. Beraberinde parlamento bundan sonra sadece kendi işini yapacak. Şimdi Bursa 2 bölge. Eskiden 18 tane milletvekili, tamamı yine Bursa'nın milletvekili ayrı mesele ama şimdi 10 tanesi bizim bölgede diyebiliyoruz. Bunun yanında milletvekilleri kendi bölgeleri ile bölge insanı ile daha fazla iletişimde olacak. Daha alakalı olmak zorunda olacak. Çünkü içlerinden bir bakan çıkmayacak. Şimdi birileri kalkıp diyor ki şeker fabrikasını neden satıyorsun. Kardeşim zarar ediyor neden satmayayım. Mesela, 'Abi işe alır mısın'... Güzel kardeşim işe alabilmem için ihtiyacım olması lazım'
ORTADA TUZAK VAR
'Bize destek verirseniz, 24 Haziran tarihinden itibaren bambaşka bir Türkiye geliyor. Bundan emin olabilirsiniz. Gelecekteki neslimiz için, şuan ki küçük evlatlarımız için çok daha güzel bir Türkiye hazırlanacak. Bir de bir sorun daha var; 'Tayyip Erdoğan'a oy ver, Mecliste kendi istediğine ver'... Bu bir tuzak. Tayyip Erdoğan'ı ordunun başına getir ama orduyu arkasına verme. Direksiyonun başın otur ama benzini koyma arabaya. Bu bir tuzak ve bunu yayıyorlar. Biz 16 Nisan Referandumu ile beraber, partili cumhurbaşkanı olabilir dedik. CHP'li bir adam da gelse, hem CHP'li olur hem de Cumhurbaşkanı olabilir. Ama eğer ki ben Cumhurbaşkanlığı noktasında Tayyip Erdoğan'a oyumu veriyorsam, milletvekillerine oy vermemem çok abes bir durum. Ve topal ördek hikayesi gibi. Yol yürüyecek ama kiminle yürüyecek. Bir kabinesi var ama yasa yapmak istediğinde ne yapacak?'
İNEGÖL İÇİN ÇALIŞILIYOR
'Ufak tefek kırgınlıklar var. Yani bir işini çözememişiz belki de adam kızmış. Nihayetinde kanunlarla iş yapıyoruz. Adaletli olmak zorundayım. İlçe başkanıma veya meclis üyeme kızmış olabilir ama bu kızgınlık ve kırgınlıkları kişisel olarak çözmemiz lazım. Veya yerel anlamda evet eksiklerimiz var. Samimi dille söylüyorum. Ama bu eksiklikleri giderecek olan yine bizleriz. Yani bu konuda inanın dertleniyoruz. Planlamalarımızı oluşturuyoruz. Kısa, orta, uzun vadede yapılabilecek olanlar nelerdir? İnegöl'ün acil ihtiyaçları nelerdir? gözü ile bakarak ve her şeyden önemlisi vatandaşı işin içine katarak, ortak aklı çalıştırıyoruz'
ALTYAPIYA NEŞTER VURULACAK
'Her şeyi belediye başkanının bildiği, milletvekilinin bildiği bir dünya yok. Herkesin kendi görevi ihtisas alanı olur ama nihayetinde her konuda uzman olamazsınız. Böyle bir sistem yok. Biz konunun uzmanlarından bilgi alıyoruz ama şöyle bir tezim var; sorunu yaşayan kişi, çözümünü de üretiyor aslında. Bu niye böyle oluyor diyor ve çözümü üretiyor. Bu konuda da bize destek verip, katkı koyarsanız bundan dolayı da mutlu oluruz. Mesela deniyor ki, 'Altyapı berbat. Yağmur yağdı, şişmeler oldu, göl oldu...' Yani bunlara tamam diyorum. 2019'a planlandı. 2019'da İnegöl'ün tamamında büyük kazılar yapılacak. Şimdi deniyor ki şu yolu asfaltla. Arkadaşlar kazılacak yolu neden asfaltlayalım. Yamasını yapayım geçeyim, çünkü kazılacak burası'
