Tarih: 26.08.2015 09:39

HAYVANLARIN YAŞAM HAKKINA SAYGI DUYALIM

Facebook Twitter Linked-in

Yaptığı çalışmalarla hayvanların yaşamlarına değer katan sokak hayvanlarının yardımseveri idoha derneği başkanı Nilay Parlar Ateş gazetemize yapmış olduğu değerlendirmede vatandaşlarımıza sokak hayvanlarının zararsız ve yaşam hakkına sahip oldukları hatırlatması yaptı. İdoha derneği olarak özellikle hayvanların haklarının savunucusu olduklarını belirten Avukat Nilay Parlar Ateş doğa ve hayvanların en çok şikayetçi oldukları varlıkların insanlar olduğunu söyledi dernekleşmelerinin sebeplerini de açıklayarak sözlerine devam eden Parlar “Derneğimizi  kurmadan önce arkadaşlarla bireysel  olarak, hayvan sever olarak,  sokak hayvanlarını beslemek olsun, çeşitli  kendi başımıza çalışmalar yapıyorduk. Baktık ki bireysel olarak bir şey olmuyor bir sonuç elde edemiyoruz toplu hareket edelim, bir sivil toplum kuruluşu olalım ki belediye üzerinde  gerekli etkiyi sağlayalım ve yararlı projeler  yapalım diyerek derneğimizi kurduk” dedi. Derneklerinin amacını da paylaşan Parlar “Derneğin amacı aslında daha çok bilinçlendirme, farkındalığı arttırmak, projeler yapmak, vatandaş nezdinde, çocuklar nezdinde çalışmaları hedefliyoruz, hayvan ve doğa sevgisini aşılama hedefimiz var. Bunun yanı sıra belediyenin yapması gerekenleri belediye ile  istişare ediyoruz, barınak kontrollerini yapıyoruz. Mesela  geçen sene düşündüğümüz işlemdi  fakat  araya okul sınavları  girdi eğitim öğretim dönemini kaçırdık. İlçe Milli Eğitim müdürlüğümüzle görüşmüştük izinleri aldık okullarda rehberlik  derslerini kullanıp çocuklara doğa ve hayvan sevgisini aşılamayı hedefliyoruz. Bu tarz bir projemiz var. Sevgiden ziyade sokak hayvanlarına nasıl yaklaşılması gerektiğini anlatacağız” dedi. İdoha olarak düzenledikleri ve başvuru süreci devam eden yarışma ile de ilgili bilgiler veren Parlar “İnegöl de  sokak hayvanları ve şiir konulu yarışmamız var, yaş sınırlaması yok zaten on beş yaş üstündeki herkes katılabilir, İnegöl de yaşıyor olmak şartıyla. Çeşitli fotoğrafları bekliyoruz çok merak ediyorum neler çıkacak? Bizim derneğimize müracaat edebilirler. Mail yolu değil de zarfla posta yoluyla başvuru yapılması gerekiyor. Kemal paşa mahallesi Adnan Menderes bulvarı Bahçıvan sokak no: 4 kat bir daire dokuz bu adrese posta yoluyla ulaşabilirler ya da elden getire bilirler. İnegöl Belediyesi halkla ilişkiler departmanına da başvurabilirler. 28 Eylül son başvuru günü. 4 Ekim Dünya Hayvan Hakları Koruma günü nedeniyle bu yarışmayı düzenledik, 3 Ekim de  Avm de hem sergi açılışı olacak hem de  ödül törenimiz olacak, birinciye diz üstü bilgisayar, ikinciye notebook, üçüncüye tablet, 4-5 mansiyon ödülümüzde harici disk olacak” dedi. Yarışmanın düzenlenmesinde emekleri olan ve sponsorluğu üstlenen İnegöl belediyesine ve ifsat derneğine de teşekkür eden Parlar “ Bu tür çalışmalar da malum dernek olarak aidatlarımız var ama  maddi anlamda ödül vermek zor, bu tür  ödüllü  çalışmalarda İnegöl Belediyesi ile görüşüyoruz belediye de bize destek oluyor bizim sponsorumuz İnegöl Belediyesi,  aslında bu yarışmayı da İnegöl Belediyesi ve İfsat Derneği ile beraber  ortaklaşa hazırladık” dedi. Sabahları dışarı çıktığımda “bana köpekler saldırıyor ne yapacaksınız bu konu da”  diye sürekli bu tarz sorularla karşılaştığını aktaran Parlar “ Normalde yasa açık  “kısırlaştır, aşıla, yaşat”  ama İnegöl de maalesef kısırlaştırılmamış köpek çok. İnegöl’e  konum gereği çeşitli belediyelerden de  köpek bırakıyorlar. Geçenler de Nilüfer belediyesi bırakmaya çalıştı bırakamadı yakalandılar yani İnegöl insan olarak nasıl göç alıyorsa maalesef köpek olarak ta göç alıyor. Zaten normal şartlarda sokak hayvanı çok var, birde dışarıdan gelenler olunca giderek çoğalıyor. Toplanıp sürü halinde geziyorlar. Çevre yolunun orda çok fazla var. Bunun tek çözümü ise kısırlaştırma. Köpeklerde alan koruma, sahiplenme, duygusu vardır ve bu bölgeye yabancı bir köpek sokmaz. Belediye alıp bu köpeği kısırlaştırmadan başka bir yere götürüp bırakıyor, ne oluyor bu sefer, köpek alanından uzaklaşmış oluyor. Alanından başka bir yere gittiği için birleşme ihtiyacı hissediyor, dolayısıyla sürüler bu şekilde oluşuyor. Bu alana eski köpeği getirmediği için de  o bölgeye yabancı köpekler geliyor böylelikle toplanıp birbirilerinden güç alıyorlar ve orayı sahiplenmeye çalışıyorlar. Sonra vatandaş gelip şikâyet ediyor tek çözüm dediğim gibi birazcık sabır ve düzenli bir kısırlaştırma. Köpekler hangi bölgeden alındıysa yine aynı bölgeye salınması çok önemli” dedi. Kısırlaştırılmanın önemine dikkat çekmek için bilgiler veren parlar “Kısırlaştırılmamış bir çift köpek bir yılda on altı, iki yılda yüz yirmi sekiz, üç yılda beş yüz on iki, dört yılda  iki bin elli, beş yılda da altmış yedi bin yavru yapıyor. Yani kısırlaştırma programıyla birlikte bu artışta yüzde yetmiş oranında azalma sağlanıyor. Tabi bu programı düzenli bir biçimde uygulanması gerekir on tane köpeği kısırlaştırmakla bu iş olmaz” dedi. Vatandaşların sokak köpeklerinden şikâyetçi olduklarını aktaran parlar çözüm için önerilen barınak ve telef edilme düşüncelerine atıfta bulunarak açıklamalarına devam etti parlar “Son dönemde aşırı arttı şikâyetler. Her gün, her gören ne olacak bu köpekler diye sorup duruyor. Şimdi bir kere barınak var diyorlar, köpekler barınağa toplansın diyorlar, ben bunu söyleyen kişilerden bir gün bir proje yapalım beş kişiyi  alalım barınağa  koyalım orada sadece bir gün yaşasınlar bu şekilde ve barınak nasıldır görsünler. Ben çok  istiyorum yani. Gidin görün o barınağı. Barınağa toplanılsın mantığını zaten anlayabilmiş değilim. Vatandaş zannediyor ki barınak güllük gülistanlık, yediği önünde yemediği  ardında, orda zaten rahat yaşasın sokak ta araba çarpıyor gibi bir anlayış biçimi var. Bu mantığa sahip insanların bunu yaşaması lazım. Bu barınağa gidip görsünler içleri  el verecek mi?  vicdanları el verecek mi? Bu hayvanların gözlerinin içine bakmaları lazım.  Öldürmek mi, bunun düşüncesi  bile korkunç. Allah’ın yarattığı bir  canı nasıl öldürebilirsiniz korktuğunuz için? Bir karıncayı bile incitmemeniz  gerekirken toplu  öldürmeyi çözüm olarak görmeleri bana çok ters geliyor. Sonuçta her canlının yaratılma amacı var. Ben buna da anlam veremiyorum  İnegöl gibi muhafazakâr bir yapıda olan  ilçedeyiz ve Türkiye’nin yüzde doksan dokuzu Müslüman diyoruz ve Müslüman olan birinin hayvanlara bu kadar sert yaklaşmasına gerçekten anlam veremiyorum” dedi. Sokak hayvanlarından korkunulmaması gerektiğini aktaran parlar vatandaşlardan dikkat etmelerini istediği bazı konuları paylaştı parlar “Korkabilirsiniz bu normal ama kalkıp hayvana saldırıp, tekme atar, bağırırsanız tabi ki de tepki verecektir. Ama  sataşmamak lazım, sakin davranmak lazım. Herkes mümkün olduğunca bir kap su, bir kap yemek diyoruz. Normalde  belediyenin beslemesi gerekir ama besleme aşamasına geçemedik suluklar  yapıldı bunlar da bir işe yaramadı. Aşamalar tamamlandıktan sonra Bursa’da pilot bölge seçildi üç tane büyük kısırlaştırma merkezi olacak büyük bir ihtimalle ve yılda belirli bir sayıda hedefleri var. Kısırlaştırılmayan hayvan kalmayacak öyle söyleyeyim. Ondan sonra çözüm bulunmuş olacak. ortada sorun kalmayacak inşallah. Hayvanların yaşam alanına saygı duyalım. Suluklara izmarit atmayalım. bayat ekmek kutularını çöp kutusu olarak kullanmayalım. sevmiyorsak ta en azından saygı duyalım  diyoruz” diyerek açıklamalarını sonlandırdı.


Orjinal Habere Git
— HABER SONU —