Açıklamada, son dönemde yaşanan cinayetlerin tesadüf değil, siyasi bir tercih olduğu vurgulandı.
Yapılan açıklamada, "Görmezden gelinen, göz göre göre yaşanan tüm kadın cinayetlerine karşı sesimizi yükseltmek için toplandık. Hayatlarına, tüm kadınların hayatlarına sahip çıkmak isteyen kadınlar olarak buradayız! Kadınlar öldürülürken susanlara, kadın cinayetlerini yok sayanlara karşı meydanlardayız, sokaklardayız!" ifadeleri yer aldı.
Açıklamada, geçtiğimiz günlerde TBMM çatısı altında görev yapan kamu çalışanı Saliha Akkaş'ın, boşanmak istediği erkek tarafından, hakkında koruma kararı olmasına rağmen vahşice öldürülmesi hatırlatılarak, "Dün Saliha'yı, önceki gün Sinem'i, ondan önce Ayşe'yi kaybettik… Temmuz ayında 31 kadın erkekler tarafından öldürüldü, 30 kadın ise şüpheli şekilde hayatını kaybetti" denildi.
Kadınların sistematik olarak öldürüldüğü ve bu ölümlerin arkasında cezalandırılmayan faillik kültürünün yer aldığı belirtilen açıklamada, "Kadın cinayetleri politiktir! Kadın cinayetleri siyasi tercihlerin, suskunluğun, cezasızlığın ürünüdür!" ifadeleriyle sert tepki gösterildi.
CHP İnegöl Kadın Kolları, 6284 Sayılı Yasa'nın etkin şekilde uygulanması ve İstanbul Sözleşmesi'ne yeniden dönülmesi çağrısında bulundu. Açıklamada şu ifadeler öne çıktı:
"Bir kadının daha adı bir cinayet dosyasına yazılmasın diye susmayacağız!
6284 sayılı yasa uygulansın diye mücadele edeceğiz!
'İstanbul Sözleşmesi yaşatır' demeye devam edeceğiz!
Ve biz kadınlar, bu karanlık düzeni değiştireceğiz!"
Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı'nın sessizliğine de dikkat çekilen açıklamada, "Kadınlar bu ülkede devrim yapacak! Özgür kadınların ülkesi, Cumhuriyet Halk Partisi iktidarında kurulacak!" denilerek mevcut iktidar sert sözlerle eleştirildi.
Açıklama, "Bu sessizliğe razı değiliz, bu düzeni kabul etmiyoruz! Hayatı savunmak için başkaldırıyoruz!" çağrısıyla son buldu.